KELEBEKLER
Kelebekler Tolga Karaçelik’in GiÅŸe Memuru ve Sarmaşık’tan sonra en özgün filmi. BaÅŸrollerini TuÄŸçe AltuÄŸ, Tolga Tekin ve Bartu KüçükçaÄŸlayan’ın paylaÅŸtığı filmde, aynı zamanda Serkan Keskin, Hakan Karsak, Ezgi Mola ve Ercan Kesal da rol almakta.
​
Haliyle film oyunculuk anlamında tam bir ÅŸölene dönüÅŸmüÅŸ. Ä°zlerken ‘kotaramamış’ diyeceÄŸiniz bir tane bile oyuncu yok. Buna neredeyse o meÅŸhur patlayan tavuklar da dahil.
​
Kelebekler filmi, geçmiÅŸte acı bir olay sonucu yolları ayrılmış üç kardeÅŸin yine acı bir olay vesilesi ile bir araya gelerek, çocukluklarının geçtiÄŸi köye, haliyle geçmiÅŸlerine birlikte yol alışlarıyla ilgili. Acı kelimesi sizi yanıltmasın, karşımıza çıkan film ağır bir dram deÄŸil, sinemadan göz yaÅŸları içinde çıkmıyorsunuz, çünkü göz pınarlarınız galeyana gelip çalışmaya baÅŸladığı anda Tolga Karaçelik size öyle bir final izletiyor ki, aÄŸzınız açık kalıyor ve yüzünüze kocaman bir gülümseme yayılıyor.
​
Filmin genel hali bu zaten, gülmekle hüzünlenmek arasında gidip geliyorsunuz ve karakterler kadar siz de abandone oluyorsunuz. Üç kardeÅŸin alnına yazılmış olan ‘bahtsızlık’ halini siz de birebir yaşıyorsunuz sanki. Onlarla birlikte, endiÅŸeyi, korkuyu, acıyı tam olarak yaÅŸayamadan hep bir komedi içinde buluyorsunuz kendinizi. Ama yine de ruhunuza, komedi ve hüzün dengeli bir ÅŸekilde sirayet ediyor.
​
Beklenmeyen, meÅŸ'um olaylarda karakterlerle birlikte sinirlenip isyan ediyorsunuz.
​
Kısaca bu film size kendi kahramanıymışsınız gibi davranıyor. Çünkü ana ve yan karakterler sizden daha fazlasını bilmiyor, daha fazlası ile de ilgilenmiyor. Ta ki finale kadar. Trajikomik anlarda hiçbir abartı ve sahtelik hissetmiyor olmanız da filmin içinde yer almanızı kolaylaÅŸtırıyor.
​
Kelebekler’i en çarpıcı kılan durum ise, bana göre absürtlüÄŸü gerçekçi bir denkleme oturtması. Mesela tavukların patlamasının bile mantığa uygun bir açıklaması var. Absürt olan her ÅŸeyin çok gerçek bir yanı da var filmde.
​
Karakterler bir miktar sivri görünse de, aslında geçmiÅŸe yolculukları sırasında tanık olduÄŸumuz acıları, geride kalan hayatları, gerçekleÅŸmeyen hayalleri ve bu hayallere tutunuÅŸ amaçlarıyla son derece bizdenler.
​
Bir çok sanat filminin kendini beÄŸenmiÅŸ, meyus ve ağır havasından uzak; sulu zırtlak ve mesnetsiz komediyle ise uzaktan yakından ilgisi olmayan Kelebekler’in sinema dünyasının en büyük film festivallerinden biri olan Sundance Film Festivali’nde Büyük Jüri Ödülü’nü aldığını da söylemeden geçmeyelim.
ÖzgünlüÄŸü ve baÅŸka ülke kültürlerinin enteresanlığını izlemekten hoÅŸlanan Sundance’in kesinlikle doÄŸru bir tercih yaptığını düÅŸünmekteyim.